
The Last of Us 2: Bölüm 1 İncelemesi (SPOILER İÇERİR)
The Last of Us 2. Sezon 1. Bölüm Analizi
The Last of Us Part 2, beş yıl önce yayımlandığında, hikayesinin ve karakter sunumunun etkisiyle büyük bir tartışma yarattı. Bazı oyuncular şok edici olay nedeniyle oyuna bir daha yaklaşmayacaklarını söylerken, hikayeyi tamamlayanlar, elinde bulundurdukları kaliteli yapım ve güçlü anlatım konusunda hemfikirdi. İlk oyunun hikayesini içeren ve 2023’te ekrana gelen The Last of Us dizisi, tıpkı ilk oyundaki gibi büyük övgüler aldı ve kapsamlı bir serüveni 9 bölüm boyunca izleyicilere sundu.

The Last of Us 2. Sezon 1. Bölüm, bu değişimin olumlu mu yoksa olumsuz mu sonuçlar doğuracağına dair önemli bir ilk adım taşıyor.
Acıya Giriş 101
Başlangıç itibarıyla Abby ile daha erken tanışıyor ve alışık olduğumuz sportif Abby yerine, daha sıradan bir görünümde ama gözlerinde yine öfke barındıran bir karakterle karşılaşıyoruz. Görsel olarak biraz farklı buldum fakat yapımcılar, Abby’nin hikayesinin farklı bir şekilde anlatılacağını belirttiği için o kadar iri olmasına gerek olmadığını söylediler, bu da beni endişelendirdi. Çok geçmeden 2029 yılına geçiyoruz ve Ellie’nin öfkesini öğreniyoruz. Sezonun merkezini oluşturacak unsurlar; öfke, nefret ve intikam döngüsü olarak belirginleşiyor.
Oyundakiyle oldukça benzer bir Jacksonville tasviri, topluluğun gelişen sorunlarına göz atmamızı sağladıktan sonra, yalnızca gözleriyle bile izleyicilerin yüreğine dokunabilen Pedro Pascal’ın Joel’i ile tekrar buluşuyoruz. Artık topluluğun önemli bir parçası ve büyük bir sorunu var: kızı olarak gördüğü Ellie.

The Last of Us 2. Sezon 1. Bölüm, yapımcıların bahsettiği farklı hikaye akışını sergiliyor. Video oyununda takip etmesi daha kolay olan zaman atlamaları yerine, belli ki daha doğrusal bir maceraya tanıklık edeceğiz. Ellie’nin öfkelendiği belirgin bir sır keşfettiği için, Dina ile olan ilişkilerinin ilk adımlarını, Jassey’nin ikili arasındaki durumu ve Abby’nin başlatacağı intikam döngüsünü fazla sürpriz yaşamadan izleyecek gibiyiz. Evet, televizyon dizisi için izlenebilir bir yapı sağlasa da, The Last of Us Part 2’yi etkileyici kılan şey, hikayenin anlatım tarzıydı. Umarım ilerleyen bölümler endişelerimi gidermeyi başarır.
Müthiş Performanslar Yine Yüzde
Dina ve Jessey’i anmadan geçemem, Isabela Merced ve Young Mazino, hem mükemmel birer kadro tercihi hem de oyundaki karakterler arasındaki dinamiği harika bir şekilde yansıtan isimler oldular. Part 2’de Dina’dan hoşlanmayanlar, dizideki karaktere daha çabuk alışacak gibi ve durum böyle görünürken, Ellie’nin öfkeli yolculuğunda Dina bir denge unsuru olarak belirecek. Aslında bu, tüm kadro için geçerli. İkinci sezonda Tommy rolünü yeniden canlandıran Gabriel Luna ve sevgili Ellie’miz Bella Ramsey’in gerçekleştirdiği devriye sahneleri gerçekten keyif vericiydi.

Bu arada, oyunda yer almayan fakat diziye dahil edilen psikoterapist Gail rolündeki Catherine O’Hara, Joel ile olan sahnelerinde adeta birbirlerine rol çalıyorlar. Gail belki yeni bir karakter ama hikayeye dahil olmasının son derece haklı bir sebebi var. Joel’un yaşadığı içsel çatışmalar için önemli bir ışık tutacak gibi görünüyor.
Ellie’ye geri dönecek olursak, Bella Ramsey, karakteri 19 yaşında harika bir şekilde canlandırıyor. Ancak öfkeli, asi Ellie’yi bir kenara bırakırsak, senaryonun, bu bölüm için çocuk Ellie’yi ön plana çıkardığı görülüyor. Bu sezonun, Part 2’nin yalnızca yarısını, hatta belki daha azını kapsayacağı düşünüldüğünde, çok daha karanlık Ellie ile tanışmamız için birkaç yıl daha beklememiz gerekecek gibi görünüyor.
Detayların Önemi
Serinin sıkı bir hayranıysanız ya da Part 2’yi tekrar oynuyorsanız, bu bölümden ekstra keyif alacağınızı söyleyebilirim. Bir saat boyunca her köşeden sürprizler çıkıyor. Oyundan fırlamış gibi görünen dekorlar, özellikle o marketteki ‘ayın elemanı’ gibi ustaca yerleştirilmiş detaylarla dolu. Ayrıca Ellie’yi silahları ile tezgahın başında çalışırken görmek, oyuncuların ikonu haline gelen boş şişeler ve Takırdayan’ları yakalama anlarıyla zenginleştirilmiş.

The Last of Us 2. Sezon 1. Bölüm, karanlık ve vahşi bir intikam yolculuğuna ilk adım niteliğinde; satranç tahtasındaki piyonları tanıtıyor ve büyük çatışma öncesi herkesin yerlerine yerleşmesini sağlıyor. Abby ile ilk tanışmamız, Ellie’nin dövüş becerilerini, Takırdayan avını izlememiz, Dina ile ilk kıvılcımlara katılmamız ve yalnız kalan Joel’u anlamaya çalışmamız bu bölümde yer alıyor. Hüzünlü, eğlenceli ve gelecekteki karanlığın ipuçlarını veren, belki biraz daha güçlü yapılması beklenen bir açılış ile karşı karşıyayız.