Netflix, Filmleri Vizyonda Yayınlamıyorsa, Oscar Adaylığına da Hak Etmesin!
Sinema gösterim modeli günümüzde ciddi bir tartışma konusu olmasına rağmen, Avatar ve Titanic gibi efsanevi yapımların yönetmeni James Cameron da dahil olmak üzere birçok film yapımcısının bu modeli hala tercih ettiğini ve bunu oyun kuralları arasında değerlendirdiği aşikar.
Netflix’in filmlerini sinemalarda gösterime sokması oldukça nadir bir durum. Guillermo del Toro’nun son eseri Frankenstein, 7 Kasım’da streaming platformunda yayınlanmadan önce Ekim ayında ABD’de kısa bir süre sinemalarda gösterildi. Ayrıca, küresel bir fenomen olan KPop Demon Hunters da Netflix’te büyük bir çıkış yaptıktan sonra sinemalarda gösterime girdi. Stranger Things’in 5. sezonunun son bölümü de Netflix’te yayınlanmasıyla aynı anda sinemalarda yer alacak.
Ancak Netflix, sinema salonları ve streaming konusundaki uzun süredir benimsediği yaklaşımını değiştirmeyeceğini vurguladı. CEO Ted Sarandos, yakın zamanda düzenlenen bir kazanç konferansında şirketin sinema dağıtım politikası üzerine, “Stratejimizde bir değişiklik yok. Stratejimiz, üyelerimize Netflix’te ilk gösterim filmlerini sunmak” şeklinde konuştu. Hatta Sarandos, KPop Demon Hunters’ın “önce Netflix’te yayınlandığı için” ilgi gördüğünü savundu.
Geçen hafta, Rian Johnson, yeni Benoit Blanc Netflix filmi Wake Up Dead Man: A Knives Out Mystery’nin sınırlı sinema gösterimi ile ilgili hayal kırıklığını dile getirdi. Netflix, bu filmi 26 Kasım’da sinemalarda gösterecek ve 12 Aralık’ta platformda yayınlayacak; ancak film, ABD genelinde değil, yalnızca “seçkin” sinemalarda gösterilecek. Bu durum, Star Wars: The Last Jedi’nın senaristi ve yönetmenini açıkça üzmüştü.
James Cameron ise The Town podcast’ine katılarak Netflix’in Warner Bros.’u satın alma olasılığıyla ilgili düşüncelerini paylaştı. “Netflix tam bir felaket olur. Üzgünüm Ted Sarandos, ama bu durum çok ilginç. Sarandos, sinema filmlerinin öldüğünü söyledi. ‘Sinema öldü’ dedi.”
Cameron, Netflix’in genişlemesi durumunda anlamlı bir sinema dağıtımına girişeceği konusunda şüpheci: “Bu bir tuzak. Filmi bir hafta veya 10 gün boyunca gösterime sokacağız. Oscar adaylığı için gerekli şartları sağlayacağız. Bence bu, temelden çürümüş bir düşünce.”
“Bir film sinema için tasarlanmalıdır ve Akademi Ödülleri sinema ile ilgisi yoksa benim için hiçbir anlam ifade etmez. Bu ödüllerin ele geçirildiğini düşünüyorum ve bu korkunç bir durum. Filmi bir ay boyunca 2.000 sinemada anlamlı bir şekilde gösterime sokarlarsa, rekabet etmelerine izin verilmeli.”
Sinema gösterim modeli, bir filmin erişimini ve dolayısıyla izleyici sayısını artırmada temel bir unsur olduğunu kanıtlamış olsa da, Netflix’in bu konuya pek ilgi göstermediği görülüyor. Cameron, Sarandos’un sinemada film gösterimi hakkında bazı sert yorumlar yaptığını kabul ediyor; bu nedenle, bunun gerekli olmadığını söylemesi, diğer yöntemlerden kazanç sağlayan bir yayın platformunun CEO’su olarak normal bir tepki.
Gerçek şu ki, bu yöntem hala insanları sinemaya çekiyor ve bilet satışlarını artırıyor; özellikle “etkinlik filmi” vizyona girdiğinde birçok durumda beklentileri aşıyor. Örneğin, Wicked: İyilik İçin ve Cameron’ın kendi filmi Avatar: Ateş ve Kül, sinemalarda büyük hasılat elde edecek, dolayısıyla Cameron’ın bu modelin değerini bildiği açık.
