MUBI Haziran Seçkisi: Öne Çıkan Filmler – Haberler

MUBI, Haziran ayında klasiklerden modern eserlere, dünya sinemasının farklı seslerini harmanlayan etkileyici bir seçki sunuyor. Ayın öne çıkan yapımlarından biri, David Lynch ve Mark Frost’un kült dizisi “Twin Peaks” ve onun 2017’deki devamı “Twin Peaks: A Limited Event Series”. Yerli yapımlar arasında, taşrada geçen hırslı ve karanlık bir hikaye sunan Hikmet Kerem Özcan’ın “Hakkı” ile İstanbul Film Festivali’nde ödül almış Umut Şilan Oğurlu’nun kısa filmi “Dilan Hakkında Konuşmalıyız” dikkat çekiyor. Japon sinemasının ustalarından Hirokazu Koreeda’nın 2017 yapımı “Son Cinayet”, adalet, yasa ve gerçeklik temalarını sorgulayan bir mahkeme dramıdır. Masaharu Fukuyama ve Kōji Yakusho’nun başrollerini paylaştığı bu eser, Koreeda’nın seçkideki üç filmden bir tanesidir.

Haziran seçkisi, sinemanın hem politik hem de kişisel hikayelerine alan açarak izleyicileri düşündüren, etkileyen ve büyüleyen filmlerle dolu.

MUBI

TENİN GİZEMİ / MYSTERIOUS SKIN (Gregg Araki, 2004)

Scott Heim’ın 1995 tarihli romanından uyarlanan “Tenin Gizemi”, birbirinden oldukça farklı, biri utangaç diğeri ise son derece cesur iki gencin, 8 yaşında paylaştıkları ortak bir travmanın etrafında dönen hikayesidir. Venedik ve Sundance gibi prestijli festivallerde büyük beğeni toplayan bu film, Amerikan bağımsız sinemasının önemli isimlerinden Gregg Araki’nin eseridir ve Joseph Gordon-Levitt’in etkileyici performansıyla dikkat çekiyor.

MUBI

SON CİNAYET / THE THIRD MURDER (Hirokazu Koreeda, 2017)

Japon sinemasının önde gelen yönetmenlerinden Hirokazu Koreeda’nın yazıp yönettiği “Son Cinayet”, adalet, gerçeklik ve yasa kavramlarını sorgulayan bir gerilim draması. Masaharu Fukuyama ve “Mükemmel Günler”in yıldızı Kōji Yakusho’nun rollerini paylaştığı film, daha önce cinayetten hüküm giymiş Misumi’nin (Kōji Yakusho) patronunu öldürdüğünü itiraf etmesiyle başlar. Fakat soruşturma derinleştikçe, avukat Shigemori (Masaharu Fukuyama) müvekkilinin masum olabileceği konusunda şüpheler taşımaya başlar.

MUBI

ÇAYKOVSKİ’NİN KARISI / TCHAIKOVSKY’S WIFE (Kirill Serebrennikov, 2022)

Ünlü Rus besteci Piotr Çaykovski ile eşi Antonina Miliukova arasındaki karmaşık ilişkiyi ele alan “Çaykovski’nin Karısı”, izleyicileri 19. yüzyıl Rusya’sının sosyal normları ve bireysel trajedileri üzerine düşünmeye davet ediyor. Kirill Serebrennikov’ın yönettiği film, Cannes’da dünya prömiyerini gerçekleştirmiş ve Alyona Mikhaylova’nın performansıyla büyük beğeni toplamıştır.

MUBI

BİR BORU HATTI NASIL PATLATILIR / HOW TO BLOW UP A PIPELINE (Daniel Goldhaber, 2022)

Andreas Malm’ın “radikal bir ekoloji manifestosu” olarak nitelendirilen eserden uyarlanan “Bir Boru Hattı Nasıl Patlatılır”, bölgesine zarar veren dev bir şirkete karşı ses getirecek cesur bir eylem planı kuran bir grup çevre aktivistinin hikayesini odak noktası alıyor.

MUBI

DİLAN HAKKINDA KONUŞMALIYIZ (Umut Şilan Oğurlu, 2024)

İstanbul Film Festivali’nde Mansiyon Ödülü’ne layık görülen “Dilan Hakkında Konuşmalıyız”, 30 yaşına yaklaşan, annesiyle yaşayan ve amcasının emlak ofisinde çalışan Dilan’ın öyküsünü işliyor. Bir belgesel ekibi, potansiyelini gerçekleştiremeyen Dilan’ın yaratıcılık sorununu araştırırken, izleyicileri mizah ve melankoli arasında bir yolculuğa çıkarıyor. Birçok ulusal ve uluslararası festivalde gösterilen bu dikkat çekici kısa filmde, fenomen Sude Belkıs başrolde.

MUBI

SAKINCALI FİLM DOLABI / THE CELLULOID CLOSET (Rob Epstein, Jeffrey Friedman, 1995)

Sundance, Venedik ve Berlin gibi uluslararası festivallerde öne çıkan Rob Epstein ve Jeffrey Friedman imzalı belgesele “Sakıncalı Film Dolabı”, Hollywood’daki eşcinsel temsillerini ve bunların arkasındaki tutumları irdeliyor. Lily Tomlin’in anlatımıyla zenginleşen bu yapım, gizli kalmanın zorunluluğu ve eşcinsellerin damgalanması meselelerinin yanı sıra beyazperdede farklılıklara saygı duyan temsillere de yer veriyor.

MUBI

DENİZDEKİ ATEŞ / FIRE AT SEA (Gianfranco Rosi, 2016)

Gianfranco Rosi’nin Lampedusa Adası’nda yaşayan 12 yaşındaki Samuele’i izleyen etkileyici belgeseli “Denizdeki Ateş”, 2016’da Berlinale’de Altın Ayı da dahil olmak üzere dört ödül kazanmıştır. Anlatıcı kullanmadan sabit kamera açılarıyla çekilen bu belgesel, adalıların gündelik yaşamını, tehlikeli deniz yolculuklarıyla adaya ulaşan göçmenlerin yaşadığı trajedilerle yan yana getirerek güçlü bir tezat sunmaktadır.

MUBI

PIXOTE: EN GÜÇSÜZÜN YAŞAM SAVAŞI / PIXOTE: THE LAW OF THE WEAKES (Héctor Babenco, 1980)

Locarno Film Festivali’nde Gümüş Leopar ödülü kazanan Héctor Babenco’nın “Pixote: En Güçsüzün Yaşam Savaşı”, Brezilya’da sokak çocuğu olmanın acımasız gerçekliğini gözler önüne seriyor. Latin Amerika sinemasının en etkileyici yapıtlarından biri olarak kabul edilen ve “Tanrı Kent” gibi filmlere ilham veren bu eser, ıslah evindeki şiddetten ve yolsuzluktan kaçıp Rio de Janeiro sokaklarında suça sürüklenen 10 yaşındaki evsiz Pixote’un hayatta kalma mücadelesini anlatıyor.