ABD’nin İran’ı Vurduğu B-2 Spirit ve B-21 Raider Savaş Uçaklarının Özellikleri Nelerdir?
ABD’nin İran’ı Vurduğu B-2 Spirit ve B-21 Raider Savaş Uçaklarının Özellikleri Neler?
ABD’nin Orta Doğu’daki askeri faaliyetleri yeniden tartışma konusu olurken, İran’a yapılan son hava saldırısında kullanılan savaş uçakları dikkat çekti. Özellikle radar sistemlerine karşı yüksek gizlilik seviyesine sahip B-2 Spirit ile yeni nesil hayalet bombardıman uçağı B-21 Raider, bu operasyonun en önemli parçası oldu. Peki, bu iki savaş uçağını diğerlerinden ayıran teknik özellikler nelerdir? Stratejik olarak ne gibi bir rol oynamaktadırlar?
Geliniz, bu soruların cevaplarını birlikte keşfedelim…
Kaynak: AirForce
B-2 Spirit Uçağı Nedir?
B-2 Spirit, ABD’nin “hayalet teknolojisi” ile donatılmış, düşük radar görünürlüğüne sahip stratejik bir bombardıman uçağıdır. Soğuk Savaş döneminin sonlarına doğru geliştirilen bu uçak, nükleer caydırıcılığı artırmak amacıyla tasarlanmıştır. Geliştirilme süreci gizli olarak gerçekleşmiş, 1988 yılında kamuoyuna tanıtılmıştır. İlk uçuşunu 1989 yılında gerçekleştirmiş ve 1997’de aktif hizmete girmiştir. Proje, Northrop Grumman önderliğinde Boeing ve diğer bazı savunma sanayii firmaları tarafından yürütülmüştür.
B-2 Spirit’in en belirgin özelliği, radar sistemlerinden neredeyse tamamen kaçabilen “stealth” yani görünmezlik teknolojisidir.
Uçağın özel tasarımı, düz hatlar ve keskin kenarlar sayesinde radar dalgalarını yansıtmaz; bu da ona düşman hava sahasında görünmeden uzun süre görev yapabilme yeteneği sağlar. Aynı zamanda aerodinamik verimliliği artırmakta ve uçuş esnasında ısı izlerini en aza indirgemektedir.
B-2 Spirit Teknik Özellikleri
Uçak, iki kişilik mürettebat (bir pilot ve bir görev subayı) ile işletilecek şekilde tasarlanmıştır. Uçuş menzili yaklaşık 11.000 kilometre olup, havada yakıt ikmali yapılması durumunda bu menzil önemli ölçüde uzatılabilir. B-2, GPS güdümlü bombalar, konvansiyonel mühimmat ve nükleer başlıklar gibi çok çeşitli mühimmatları taşıma kapasitesine sahiptir. İç silah bölümleri sayesinde, silahlar dışarıdan görünmez; bu da gizliliğini korur. Her biri yaklaşık 60 milyon dolara mal olan motorları dahil, B-2’nin toplam üretim maliyeti uçak başına 2 milyar doları bulmaktadır. Sadece 21 adet üretilmiş ve bunlardan biri 2008’deki bir kaza sonucu kaybedilmiştir. Kalan uçaklar şu anda aktif görevde olup Missouri’deki Whiteman Hava Üssü’nde konuşlandırılmıştır. Günümüzde B-2 Spirit, ABD’nin küresel etkisinin önemli simgelerinden biri olarak kabul edilir. Özellikle yüksek güvenlikli hedeflere sürpriz saldırılar düzenlemek amacıyla kullanılmaktadır. Yeni nesil B-21 Raider geliştirilse de, B-2’ler hâlâ ABD Hava Kuvvetleri’nin en prestijli platformlarından biri konumundadır.
B-21 Raider, ABD’nin yeni nesil stratejik “görünmez” bombardıman uçağıdır. Bu uçak, B-2 Spirit’in bir üst modeli olarak tasarlanmıştır.
“Stealth-first”, yani radar ve kızılötesi iz azaltımı öncelikli bir tasarım anlayışıyla geliştirilmiştir. Karbon ve kompozit malzeme ile birlikte gövdesine entegre radar emici kaplamalar kullanılarak modern hava savunma sistemlerinden neredeyse gizlenmesi için optimize edilmiştir. B-21 hem nükleer hem de konvansiyonel mühimmat taşıma kapasitesine sahiptir. Silah bölümü bomba içine entegre edildiği için dışarıdan görünmesi zordur. Açık sistem mimarisi, yazılım güncellemeleriyle sürekli olarak iyileştirilebilmesini sağlamaktadır. Ayrıca, hem insanlı hem de insansız (M/MUM) operasyonlara uygun olarak tasarlanmıştır.B-21 Raider Kapasitesi ve Sistemi
B-21 Raider’ın Test ve İmalat Süreci
2015 yılında başlatılan program, Northrop Grumman tarafından yürütülmektedir. İlk uçak 2 Aralık 2022’de tanıtılırken, 10 Kasım 2023’te ilk uçuşuna çıkmıştır. Şubat 2024’te düşük üretim aşamasına geçilmesi planlanmakta ve toplamda yaklaşık 6 uçak test süreçlerinde yer almaktadır. Amaç, haftada iki test uçuşu yapabilmektir. Kısacası, B-21 Raider, B-2’den devraldığı uçuş yetenekleri ile radar görünmezliğini bir araya getirerek stratejik bombardıman kabiliyetini artırmaktadır. Geleceğin teyakkuz bombardıman uçağı olarak, ABD Hava Kuvvetleri’nin en çarpıcı projelerinden biri haline gelmiştir.
