
Uzaya İlk Çıkışın Gerçekleştiği Tarih Nedir?
İnsanlık tarihindeki en önemli başarılarından biri olan uzaya ilk çıkış, 12 Nisan 1961 tarihinde gerçekleşmiştir. Sovyetler Birliği’nin kozmonotu Yuri Gagarin, Vostok 1 uzay aracıyla yerkürenin yerçekimini aşıp uzaya giden ilk insan unvanını kazanmıştır. Bu olay, insanlığın binlerce yıldır hayalini kurduğu yıldızlara ulaşma rüyasının gerçeğe dönüştüğü tarihi bir an olarak tarihe geçmiştir.
Uzaya ilk çıkış tam 64 yıl önceydi!
İlk uzay yolculuğu, İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra başlamış olan Soğuk Savaş döneminde ABD ve Sovyetler Birliği arasındaki uzay yarışının en üst noktalarından biri haline gelmiştir. Sovyetler, 4 Ekim 1957’de ilk yapay uydu Sputnik 1’i uzaya göndererek bu yarışta öne çıkmıştı. Ardından, 3 Kasım 1957’de Sputnik 2 ile bir köpek olan Laika’yı uzaya göndererek canlıların uzayda hayatta kalabileceğini kanıtlamıştır. Bu başarılar, Amerika Birleşik Devletleri’ni şoke etmiş ve uzay çalışmalarını hızlandırmıştır.

Sovyetler Birliği, uzay programını büyük bir gizlilikle yürütüyordu. Sergei Korolev önderliğindeki bilim insanları, bir insanı uzaya gönderecek uzay aracını geliştirmek için çalışmaya başladılar. Vostok (Doğu) adı verilen bu araç, tek kişilik bir kapsülden oluşuyordu ve Dünya’nın yörüngesine yerleşmek üzere tasarlanmıştı.
Uzaya gidecek ilk insanı seçmek için dikkatli bir eleme süreci gerçekleştirildi. Adayların pilot olması, fiziksel ve psikolojik dayanıklılıklarının yüksek olması gerekiyordu. Bu kriterleri karşılayan 20 pilot arasından altı aday belirlendi ve yoğun bir eğitim programına tabi tutuldu. Bu altı kozmonot adayından biri olan Yuri Alekseyeviç Gagarin, 27 yaşındaki Sovyet Hava Kuvvetleri pilotu olarak seçildi. Gagarin, mütevazı kökenlerden gelmesi, disiplinli yapısı ve soğukkanlılığı ile öne çıkıyordu.
12 Nisan 1961 sabahında Gagarin, Kazakistan’daki Baykonur Uzay Üssü’nden Vostok 1 uzay aracıyla fırlatıldı. Fırlatma saati 09:07’de gerçekleşti. Gagarin, roketin havalanma anında Rusça “Haydi gidelim!” anlamındaki “Poyehali!” diye bağırdı. Bu söz, uzay çağının başlangıcının sembolik ifadesi oldu.
Vostok 1, Dünya’nın etrafında bir tur atarak yaklaşık 108 dakika süren bir yolculuk sonrası Sovyet topraklarına geri döndü. Uçuş sırasında Gagarin, yer kontrol merkeziyle telsiz bağlantısı kurarak gördüklerini aktardı. “Dünya mavi. Ne kadar güzel!” dedi. Uzaydan Dünya’yı ilk gören insan olarak, gezegenimizin güzelliğini ve kırılganlığını vurguladı.
Vostok 1 uzay aracı, Dünya’nın atmosferine yeniden girerken Gagarin, paraşütle atlamak zorunda kaldı çünkü o dönemdeki teknoloji, uzay aracının güvenli bir şekilde yere inmesine olanak tanımıyordu. Gagarin, Saratov bölgesindeki bir köyün yakınına indi. Yerel çiftçiler tarafından bulunan kozmonot, insanlık tarihine geçecek görevini başarıyla tamamladı.
Gagarin’in uzay yolculuğu dünya çapında büyük bir yankı uyandırdı. Sovyetler Birliği, bu başarıyı sosyalist sistemin üstünlüğünün bir kanıtı olarak gösterdi. Gagarin bir gecede uluslararası bir kahraman haline geldi. Dünya turu yaptı ve birçok ülkede büyük bir coşkuyla karşılandı. Sovyetler Birliği lideri Nikita Kruşçev, Gagarin’i “Lenin Nişanı” ile onurlandırdı ve görevinden dolayı tebrik etti.
ABD, bu gelişmelere hızlı bir yanıt verdi. 5 Mayıs 1961’de Alan Shepard, Freedom 7 uzay aracıyla uzaya çıkan ilk Amerikalı oldu. Ancak Shepard’ın uçuşu yörüngesel değildi ve sadece yaklaşık 15 dakika sürdü. ABD, ancak 20 Şubat 1962’de John Glenn’in Friendship 7 ile Dünya’nın yörüngesine yerleşmesiyle Sovyetler’i yakalayabildi.
Uzaya ilk çıkış, uzay araştırmalarının hızlanmasına neden oldu. 1963’te Sovyetler Birliği’nden Valentina Tereşkova uzaya çıkan ilk kadın oldu. 1965’te Aleksey Leonov uzayda yürüyen ilk insan olarak tarihe geçti. Bu gelişmeler, 1969’da Neil Armstrong’un Ay’a inişiyle doruk noktasına ulaşan uzay araştırmalarının temelini oluşturdu.
Ne yazık ki, Yuri Gagarin 27 Mart 1968’de bir eğitim uçuşu sırasında uçağının düşmesi sonucu 34 yaşında yaşamını yitirdi. Ölümünün ayrıntıları uzun yıllar tartışma konusu oldu. Ancak uzaya çıkan ilk insan olarak tarihteki yeri sonsuza dek korundu. Gagarin’in külleri Kremlin duvarına gömüldü ve ismi birçok cadde, okul, şehir ve uzay tesisinde yaşatıldı.
Uzaya ilk çıkış, insanlığın bilimsel ve teknolojik sınırlarını aşma kararlılığının bir göstergesi olmuştur. Bu tarihi olay, uzay çalışmalarının hızlanmasını sağladı ve uzay istasyonları ile Mars’a insanlı uçuş gibi daha büyük hedeflere ilerlememizi sağladı. Günümüzde uzay teknolojisi sayesinde uydu iletişimi, hava durumu tahmini, GPS ve uzaktan algılama gibi birçok teknoloji günlük yaşamımızın vazgeçilmezi haline gelmiştir.
Yuri Gagarin’in 12 Nisan 1961’deki tarihi uçuşu, insanlığın uzayı keşfetme yolculuğunun başlangıcını işaret etmiştir. O tarihten bu yana yüzlerce astronot ve kozmonot uzaya gitmiş ve uzayın derinlikleriyle ilgili bilgilerimizi genişletmiştir. Ancak uzaya ilk adımı atan insan olarak Gagarin’in ismi her zaman özel bir şekilde anılacaktır.